İstanbul’un en gözde semtlerinden Cihangir’de bulunan bu apartman, olağanüstü tarihi bir alanın atmosferini ve büyüleyici estetiğini korumak için Quark Studio Architects tarafından özenle yenilendi. Çeşitlilik ve materyal dokular arasında denge sağlanırken; özel aydınlatma ve modern mobilyaların kullanıldığı bu proje, Quark’ın tarihsel korumayı modern bir evin tüm konforuyla uyumlu hale getirme konusundaki yaratıcı yaklaşımını sergiliyor.

Tasarım açısından bakıldığında, Quark; bu projeye binanın klasik ihtişamını yeniden canlandırma konusunda büyük bir saygı göstererek, gerek mevcut gerekse gelecekteki sakinlerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere hem göze çarpmayan hem de son derece görkemli yenilikleri yaratıcı ve açık bir tutumla uyguluyor. Projenin büyük bir ölçekte olması, projenin en büyük zorluklardan ve de fırsatlardan biriydi. Quark’ın deneyimli ekibi; döşemeden aydınlatma armatürlerine, sıhhi tesisattan elektrik altyapısına, dekoratif kesitlerden perdahlara kadar tüm mimari unsurların değiştirilmesinden sorumluydu. Binanın ve semtin hareketli ve sıcak atmosferiyle uyumlu olarak, bu yerleşim alanının tasarım paleti için sıcak renkler ve özenle seçilmiş dekoratif vurgularda karar kılındı. Kapılar, pencereler, kornişler ve parke zeminler dahil olmak üzere tüm orijinal iç kaplamalar ve vurgular; binanın 20. yüzyılın başlarına uzanan tasarımına uygun olarak muhafaza edildi veya değiştirildi.

Ayrıca Quark, yalnızca buradaki özgün görünüm ve hissiyata yönelik orijinal unsurların yenilenmesi ve tadilatı için değil, aynı zamanda ısıtma ve soğutma gibi yeni ve tamamen modern sistemlerin uygulanması için de görevlendirildi. Apartmanı baştan aşağı yenilemek üzere üstlenilen bu misyon; aile tarafından kullanılmayan, son derece zayıf bir şekilde aydınlatılan yer sorununu da beraberinde getirecekti. Fakat dikkatli diyalog, araştırma ve yaratıcı yineleme yöntemlerine başvuran Quark; yüksek kontrastlı malzemeler ve binada var olan aydınlatma özellikleriyle, tamamen ayırt edilebilen iki ek Fransız pencerenin kullanımıyla burayı güneş gören ve iç açan alana dönüştürdü.